A
abay-абаы : nine, ihtiyar kadın
abiy-абий: ağabey
agaş-агащ : ağaç, odun, tahta
agıl-агыл: ağıl
akay-акай: erkek
aketmek -акетмек: götürmek
aksüyek-аксюйек: akşamları oynanan bir tür çocuk oyunu
ala-ала: hala
alaşa-алаша: tay
allegım-аллегым: kendini beğenmiş, müşkülpesent
alşaymak-алшаймакъ: uzanıp yatmak
anav-анав: işte
angış-ангыщ: saman taşıma aracı
anniy-анный: anne
apakay-апакай: kadın
aran-арань: inek ahırı
arkan-аркань: urgan
arşımak-аршымак: kabuğunu soymak
aruv-арув: iyi
aruv bolmak-арув болмак: iyileşmek, barışmak
aş-ащ: yemek
aşamak-ашамакь: yemek yemek
aşıtmak-ашытмак: hamuru mayalamak
aşşı-ашщы: acı
arış-арыщ: at arabası oku
asaba-асаба: sevgili
aşkana-ашкана: mutfak
ataman-атамань: erkek hindi
avdarmak-авдармакъ: devirmek
avurmak-авурмакъ: hastalanmak
avuştur-авуштур: yer değiştir
ayat-аят: evin girişteki büyük odası, salon
aydamak-аыдамакъ: sürmek
aylanmak-айланмакъ: dolanmak, dönmek
aytmak-айтмакъ: söylemek
ayuv-аювь: ayı
azakay-азакаы: azıcık
azbar-азбар: avlu
avur-авур: ağır
B
babay-бабай: baba
babaytop-бабайтоп: yumruk büyüklüğünde çaput top ve bununla oynanan oyun
badiye-бадиэ: lazımlık
bala-бала: çocuk
balalık-балалыкъ: çocukluk
bala şaga-бала шага: çoluk çocuk
balaban-балабань: büyük
balak-балакъ: paça
balavuz-балавуз: balmumu
bank-банкъ: kavanoz
barmak-бармакъ: varmak
başmak-башмакъ: dişi inek
bata-бата: yaşca küçük kardeş
bav-бавь: bağ, düğüm
bavın tabmak-бавын табмакъ: yolunu bulmak
bavur-бавур: ciğer
baytal-байтал: dişi at
bet-бет: yüz
bıltır-былтыр: geçen yıl
bılış-былыщ: düğün evine gelen misafirler
bırtalay-бырталай: pek çok
bike-бике: kadın
biy-бий: örümcek
bokşa-бокша: bohça
bosaka-босака: merdiven, eşik
boztorgay-бозторгай: serçe
bosuntay-босунтай: bedava
botka-ботка: yemekli davet, pilav
C
cabışmak-джабышмак: yapışmak
cabıştırma-джбыштырма: iki bisküi arasına lokum koyarak yapılan tatlı
calangaş-джалангащ: çıplak, yalınayak
calbarmak-джалбармакъ: yalvarmak
calbaş-джалбащ: kır saçlı
calpak-джалпакъ: yassı
camav-джамав: yama
canay-джанай: yaramaz, kurnaz
cantaymak-джантаймакъ: kestirmek
canmak-джанмак: yanmak
cantık-джантыкъ: fırında yapılan bir tür hamur yemeği
capalak-джапалакъ: biçerdöverin sapları bıçaklara sıkıştırmayı sağlayan kısmı
capalaktay-джапалактай: lapa lapa
capıldak-джапылдакъ: yalın ayak
capırmak-джапырмакъ: kabuğunu sıyırmak
capma-джапма: duvar üstünde kurutularak yapılan bir tür tezek
capmak-джапмакъ: kapamak
cargana-джаргана: yarasa
carık-джарыкъ: aydınlık
cartı-джарты: eskimiş, yıpranmış
caş-джащ: delikanlı, genç
caşırmak-джашырмакъ: saklamak
catmak-джатмакъ: yatmak
cavlık-джавлыкъ: mendil
cavmak-джавмакъ: yağmak
cavşı-джавшы: görücü
cavun-джавунь: yağmur
cayav-джаяв: yayan
cayrak-джайракъ: dağınık
cazılmak-джазылмакъ: yayılmak
cel-джел: rüzgar, yel
cekırmek-джекырмекъ: bağırmak
cemış-джемыщ: yemiş
cengıl-дженгыл: hafif
cercumuran-джерджумурань: köstebek , tarla sincabı
cevez-джевез: ceviz
cez-джез: pirinç
cıbermek-джыбермекъ: göndermek
cıbımek-джыбымекъ: ıslanmak
cıbıtmek-джыбытмекъ: ıslatmak
cıgılmak-джыгылмакъ: düşmek
cıgıt-джыгыт: yiğit
cıkmak-джыкмакъ: düşürmek
cılamak-джыламакъ: ağlamak
cılavık-джылавыкъ: kolay ağlayan
cılga-джылга: aşağı
cılınmak-джылынмакъ: ısınmak
cılışmak-джылышмакъ: yaklaşmak, yakınlaşmak
cıllı-джыллы: sıcak
cıltıramak-джылтырамакъ: parlamak
cımırta-джымырта: yumurta
cımşak-джымшакъ: yumuşak
cımşamak-джымшамакъ: yumuşamak
cınasır-джынасыр: kötü huylu
cırcır-джырджыр: fermuar
cırılmak-джырылмак: yırtılmak
cırtmak-джыртмакъ: yırtmak
cıvaş-джыващ: yumuşak huylu
cıyın-джыйын: şölen
cıyıştırmak-джыйыштырмакъ: toplamak, düzeltmek
D
dada : abla
dam : inek ahırı
dâm : tat
davuş : ses
deste : testi
domalan : toprak altında yetişen bir tür mantar
domatis : domates
E
erışmek : inat etmek
erınşek : tembel
erte : erken
erten : sabah
erkelenmek : arkalanmak, başkasına güvenerek şımarmak
eşmek : karıştırmak, dağıtmak
G
gırnata : klarnet
I
ıbırsemek : rahatsız etmek, ayak altında dolanmak, şımarmak
ırımek : erimek
ırımşık : küf
ıslav : sıva
ıslamak : sıvamak
ıssı : sıcak
İ
işker : oda, içeri
iza: kibrit kutusunda kibriti yakmak için sürtülen yüzey
K
ka : hani
kadamak : saplamak
kaday : arkadaş
kate : nasıl
katesin : nasılsın
kakra : gölgelik
kalakay : fırında yapılan bir tür hamur yemeği
kalamak : duvar örmek, sıvamak
kalav : kerpiçten yüksek bahçe duvarı
kalay : nasıl
kaltıramak : titremek
M
maktamak : övmek
mâl : dolay zaman
mannay : alın
marama : kadınların namaz kılarken başlarına örttükleri beyaz örtü
matuv : şapşal
may : yağ
melte : fitil
men : ben
meşerpe : maşrapa
metiy : varil , fıçı
mıgaymak : küsmek, bozulmak
mık : çivi
mıkıy : cimri
mın : kusur, noksan, eksiklik
mında : burada
mınmek : binmek
mınyaka : bu taraf
mırık : çamur
mışık : kedi
mıy : beyin
moşak : boncuk
N
neniy : nine
O
oba : yüksek düzlük, yükselti
ogüy : üvey
ogüyana : zehirli bir böcek
okmek : ekmek
olay : öyle
okalamak : ovalamak
omaka turmak : baş üstünde durmak, hamuda kalkmak
on : sağ
onbey : düğünlerde erkek toplantısı başkan yardımcısı
ongarmak : bir işi yanlış yada eksik yapmak
orak : harman
oraza : ramazan
oramak : dolamak
osal : kötü
oşak : ateşin üstüne kazanı koymak için lullanılan üç ayaklı demir
oşek : dedikodu
oşeklemek : dedikodu yapmak
ozgarmak : uğurlamak
oymak : yüksük
P
pakıl : kasti
pakla : fasulye
papış : pabuç, terlik
patılcan : patlıcan
pener : peynir
penerlîk : gemici feneri
pepiy : yavru hindi
perık : ergenleşmemiş tavuk
peş : şömineye benzeyen duvarı ısınmada kullanılan soba
peşka : soba
pırım : fırın
pıkare : yoksul, fakir
pıtırak : dikenli meyvaları olan bir tür diken
porta : avlunun iki kanatlı büyük giriş kapısı
S
sabiy : çocuk, sabi
sagır : sağır
sakav : konuşma özürlü
saldırmak : kondurmak, bina yapmak
salkın : serin
sarburma : bir çeşit börek
sarımay : tereyağı
T
tabmak : bulmak
talamak : köpek saldırması, köpek havlaması
tapmak : doğurmak
tabakborek : susuz yenen mantı
tabamadın dürsüldek : kışın evlerde oynanan bir tür çocuk oyunu
talyar : sehpa
tamızmak : damlatmak
tamşanmak : imrenmek
tapmak : bulmak
taptamak : ezmek, bir şeyin üstüne basmak
tartma : odanın karşılıklı iki duvarı arasında ve boydan boya uzanan, raf olarakta kullanılabilen kalas kiriş
tartınmak : çekinmek
tartıngaş : çekingen
taşlamak : bir şeyi bırakmak, yere bırakmak
taşlanmak : giysiyi çıkarmak
tayak :sopa
telbev : üzengi
toy:düğün
U
ulkum : yağda kızartılan bir tür hamur yemeği
uru : tahıl saklanan çukur
urba : giysi, elbise
urşuk : kirmen, yün eirmek için kullanılan tahta alet
Ü
ülken :büyük
üy :ev
üylenmek : evlenmek
üzmek : koparmak
V
vak :ufak
vaktüyek :ufaktefek
vatmak :ufaltmak
Y
yalmak : utanmak
yuklamak : uyumak
yuku : uyku
yüzerlık : kıraç yerlerde yetişen otçul bitki
yüzüm : üzüm